Astral Projeksiyon ve Psikoloji

     Gece yatağımızda çok güzel bir rüya görürken hiç sıçrayarak uyandınız mı? Dışarıda arkadaşlarınızla vakit geçirirken ruhunuz orada değilmiş gibi bir hissiyata kapıldınız mı? Aslında baktığımız bu tür olaylar içerisinde astral projeksiyonda böyle bir hissiyat veriyor. Psikoloji bilimi paranormal olarak kabul ettiği bu alanı ne kadar deney ve gözlem yapsa da yeterli kanıtları maalesef ki üretememiştir. Ama psikoloji biliminde bu konunun farklı bir bakış açısıyla ele alınımı ve psikolojik rahatsızlıklar alanında incelenmesi vardır.

 

Psikiyatri ve Psikoloji bilimleri, beden dışı deneyimler yaşadığını söyleyen kişilerde klinik olarak Dissociation(duyarsızlaşma) travması yaşadığını belirtilir. Dissociation basit bir tanımla bedeninizden, duygularınızdan veya çevremizden kopma durumudur.  Şuan burada olduğunuz farkında olduğunuzun aslında tam tersini hissetmendir. Dissociation genetik bir özellik değildir; o an yaşadığınız durum ve zorunluğa tepki olarak meydana gelir. Bazen faydalı bir durum yaratabilir. Yaşadığınız acılar vb. fiziksel ve zihinsel zorlukları hissetmemenize sağlar. Ayrıca odaklanmak da buna benzerdir. Yemek yaparken, resim çizerken, bir konu hakkında yazı yazarken tamamen içine kapılır zaman ve mekan kavramlarımız yok olur.

 

Dissociation ayrıca yoğun ağrı veya travma sırasında hayatta kalma taktiği olabilir. Bizi deneyimlerinizden koparır, ağrı veya panik durumlarında bizi bunaltacak şeyleri uyuşturur. Bu, kısa vadede hayatta kalmak için dissociation gerekli olabileceği anlamına gelir. Ancak diğer zamanlarda, bunun uzun vadede bir bedeli vardır. Avustralyalı araştırmacılar, travmatik yaralanmalardan sonra travma merkezlerine kabul edilen yetişkinleri inceledi. Kabul sırasında, bir ay içinde ve ardından üç ay sonra gözlemlendiler. Yaralanmalarından hemen sonra panik semptomu olanların daha fazla dissociation  yaşadıklarını bulundu. Bu aslında mantıklıydı. Deneyim ne kadar ezici olursa, birisinin gerçeklikten çıkma olasılığı o kadar yüksek olacaktır. Ancak bu daha yüksek dissociation, üç ay sonra daha fazla travma sonrası stres bozukluğu olasılığını da yol açtı.

 

Dissociation nasıl hissettiriyor?

       

      En yaygın iki hissedilme biçimi vardır: dissociation(duyarsızlaşma) ve derealizasyon. Hem duyarsızlaşma hem de derealizasyon bir arada yaşarsınız. Şimdiye kadar bir kamp ateşine veya flaş ışığına baktıysanız, bunun nasıl bir his olduğunu anlamış olabilirsiniz.

Duyarsızlaşma, vücudunuzdan kopmuş veya yabancılaşmış hissetmektir. Duyarsızlaşma yaşayan bireyler, kendilerini aynada tanımadıklarını, vücutlarının kendilerine ait olmadığını hissettiklerini ve hatta geçici olarak konuşamayacaklarını bildirirler. Aslında bir  beden dışı deneyimdir.

 

Birçoğu için duygusal bir uyuşma hissi de vardır. Söylemeye gerek yok, eğer derin ve kontrol edilemez hissediyorsa endişe verici bir deneyim olabilir. Hatta birkaç dakika boyunca yansımanıza veya bir duvara dikkatle bakarak biraz duyarsızlaşmaya neden olabilirsiniz.

Derealizasyon, kalabalık bir partinin ortasında olmak ve belli belirsiz TV'de izliyormuş gibi hissetmek gibi çevrenizden yalıtılmış hissetmektir. İnsanlar çoğu zaman dünyanın sahte göründüğünü veya onu bir hayal dünyası olarak(matrix) gördüklerini söyleyecekler. Bazı insanlar ayrıca cinsel ilişki sırasında derealizasyon yaşarlar ve bu, cinsel işlev bozukluğu bozukluklarına neden olabilir.

Dissociation beyinde nasıl çalışır?

 

Tıpkı diğer psikolojik deneyimler gibi, dissociation  de beyinde temellidir. Nasıl çalıştığın hakkında hala birçok gizem vardır, ancak araştırmacılar, dissociation / derealizasyon bozukluğu olan kişilerin beyin aktivitesinin, sağlıklı insanlardan farklı olduğunu gösteren birkaç belirti buldular.

 

Birinci belirti, savaş ya da kaç tepkisini kontrol eden beyin sistemindedir. Sıklıkla dissociation / derealizasyon yaşayanlarda, bu beyin alanı her zaman biraz hareketlidir, ancak stresli bir şey olduğunda, aslında olması gerektiği kadar harekete geçmez. Ayrıca bu beyin sisteminde, çok uzun süre aktif hale geldikten sonra bir nefes almasını söyleyen daha az uyarıcı reseptörleri sahiptir.

 

İkinci belirti ise, beynin duygu işleme merkezi olan limbik sistemdedir. Bu alan aynı zamanda ayrışma sırasında olması gerekenden daha az aktive oluyor ve beynin nasıl "bölgelere ayrıldığını" bir kez daha gösteriyor.

 

Dissociation olduğumu düşünüyorum ne yapmalıyım?

 

    Kendinizin duyarsızlaştığını hissediyorsanız, kendinizi nasıl geri getireceksiniz? Öncelikle ve en önemlisi, burada ele aldıklarımdan herhangi biri tanıdık geliyorsa, bunu hakkında yardım aramaktan çekinmeyin. En yakın sağlık kuruluşunda Psikolojik ve Psikiyatri servislerine danışabilirsiniz Dissociation / derealizasyon bozukluğu olan kişilerin her ikisi de tedavi edilebilir. İyi haber şu ki, tedavi özellikle dissociation  ele aldığımızda, insanlar oldukça iyi yanıtlar veriyorlar.